Son Heung-min’in formasını giydiği Los Angeles FC (LAFC), 30 Ekim’de (TSİ) Austin FC ile oynayacağı play-off ilk maçı öncesinde bir basın toplantısı düzenledi. LAFC Teknik Direktörü Steven Cherundolo ve takım kaptanı Hugo Lloris, play-off hazırlık sürecini ve bu kritik ilk maçta Son Heung-min’in taşıdığı önemi özellikle vurguladı.

ESPN Analizi: LAFC’nin Şampiyonluk Şansı

ABD merkezli spor kanalı ESPN, 2025 sezonu MLS Cup play-offları başlarken, takımların ‘neden şampiyon olabileceklerini’ ve ‘neden olamayacaklarını’ masaya yatıran bir analiz yayınladı. Batı Konferansı’nı 3. sırada tamamlayarak play-off’a katılan LAFC, ilk turda 6. sıradaki Austin FC ile eşleşti. İlk tur serisi 3 maç üzerinden (2 galibiyete ulaşan kazanır) oynanacak, konferans yarı finallerinden itibaren ise tek maçlı eleme sistemine geçilecek.

Hücumdaki Kozlar: Son ve Bouanga İkilisi

ESPN’e göre, Steve Cherundolo yönetimindeki LAFC’nin şampiyonluk yolundaki en büyük güvencesi Son Heung-min ve Denis Bouanga ikilisi. Haberde, “Süperstarlar formunun zirvesinde. Tottenham’dan transfer edilen Son ve Bouanga’nın oluşturduğu forvet tandemi, MLS’teki tüm savunmacılar için adeta bir kabus” değerlendirmesi yapıldı. Analizde şu detaylara yer verildi: “Son, LAFC’ye katıldığından bu yana normal sezon maçlarında maç başına 1’den fazla gole doğrudan katkı sağladı. Bouanga ise Son ile birlikte oynadığı 10 maçta tam 13 gollük (gol/asist) katkı üretti. Şu anda MLS’te bu ikiliden daha formda bir hücum tandemi bulunmuyor.”

Şampiyonluk Önündeki Engel: Kapanan Savunmalar

Buna karşın ESPN, LAFC’nin şampiyon olamama ihtimalinin nedeni olarak savunma kurgusunu ve kapanan rakiplere karşı yaşanan zorluğu gösterdi. Analizde, “Muazzam hücum gücüne rağmen LAFC, düşük blokta (kapanarak) savunan takımlara karşı zorlanıyor. İstatistik şirketi FBref’e göre LAFC, maçın büyük bölümünü rakip yarı sahada oynamasına rağmen ceza sahasına atılan kilit pas sayısında ligde ancak 12. sırada yer aldı. Eğer bu tarz organize ve kapalı savunmaları aşamazlarsa, tek bir kontratakla yıkılabilirler” yorumu yapıldı.

Rakip Değerlendirmesi: Messi’li Inter Miami

ESPN, Lionel Messi’nin (38) formasını giydiği Inter Miami’yi de mercek altına aldı. Miami’nin en iyi formundayken ligdeki hiçbir takımın ulaşamayacağı bir seviyeye çıktığı belirtilerek, “Kulüpler Dünya Kupası’nda FC Porto’yu mağlup ederek resmi bir turnuvada bir Avrupa takımını yenen ilk MLS kulübü oldular” denildi. Özellikle Messi liderliğindeki hücum gücünün MLS tarihinin en iyilerinden biri olduğu ve “Messi’nin Miami’de olması bile başlı başına yeterli bir neden” olduğu vurgulandı. Ancak takımın zayıf yönleri de “Çok yaşlı, çok yavaş ve savunması çok zayıf. Geçen yıl Atlanta United’a elendikleri gibi. Bu sezon otomatik olarak play-off’a katılan takımlar arasında Miami’den (54 gol) daha fazla gol yiyen yok” sözleriyle eleştirildi.

Son’un MLS’teki Muhteşem Başlangıcı

Ağustos ayında Tottenham ile 10 yıllık birlikteliğini sonlandırarak LAFC’ye transfer olan Son, ABD’deki performansıyla da fark yaratmaya devam ediyor. MLS normal sezonunda sadece 10 maça çıkan 33 yaşındaki yıldız, bu kısa sürede 9 gol ve 3 asistlik bir performans sergiledi. Real Salt Lake karşısında MLS’teki ilk hat-trick’ini yapan Son, sezonun son maçında ise LAFC kulüp tarihinin 500. golüne imza attı. Başarılı performansı sayesinde 4 kez MLS Haftanın Takımı’na seçilen oyuncu, az maç oynaması nedeniyle kazanma şansı düşük görülse de ‘MLS Yılın Çaylağı’ ödülüne aday gösterildi. Son ayrıca, Dallas’a karşı serbest vuruştan attığı muhteşem ilk golüyle, Lionel Messi’yi geride bırakarak ‘2025 AT&T MLS Yılın Golü’ ödülünü kazandı. Taraftar oylamasında oyların %43.5’ini alan Son, %22.5’te kalan Messi’ye açık ara fark attı.

Gündemdeki İddia: Tottenham’a Kısa Süreli Dönüş

Son’un MLS’teki bu etkileyici performansı sürerken, İngiliz ‘The Sun’ gazetesi, MLS sezon arasında yıldız oyuncunun “David Beckham kuralı” sayesinde sansasyonel bir şekilde Premier Lig’e dönebileceğini iddia etti. Haberde, Son’un sözleşmesinde, geçmişte Beckham’ın LA Galaxy’deyken AC Milan’a gitmesini sağlayan ve Thierry Henry’nin 2012’de New York Red Bulls’tan Arsenal’e kiralanmasına olanak tanıyan özel bir madde olduğu belirtildi. Bir yıldan az bir süre kalan 2026 Dünya Kupası’nın da bu kararda etkili olabileceği, Son’un son Dünya Kupası’na hazırlanmak için 3-4 ay Avrupa’da oynamayı tercih edebileceği veya dinlenmeyi seçebileceği öne sürüldü.

İngiliz Medyasından Dönüş İhtimaline Net Veto

Eski kulübü Tottenham ve AC Milan’ın adı geçse de, transfer uzmanı Fabrizio Romano, AC Milan’ın Son ile ilgilenmediğini (klasik bir 9 numara aradıklarını) belirtti. Gözler, 454 maçta 173 gol ve 101 asist (kulüp tarihinin en golcü 5. ismi) üreten efsanesi Son’un boşluğunu tam olarak dolduramayan Tottenham’a çevrilmişken, İngiliz ‘TBR Football’ sitesinden bu transfere sert bir muhalefet geldi. Site, 28 Ekim tarihli haberinde, “Tottenham, Ocak ayında Son cazibesinden kaçınmalı. Son, MLS’te harika bir başlangıç yaptı ancak onu geri getirme cazibesi ne kadar büyük olsa da, bu kesinlikle yanlış bir seçim olur” ifadelerini kullandı.

“Kalp Değil, Mantıkla Düşünülmeli”

Haberde, geçtiğimiz Mayıs ayında Tottenham ile UEFA Avrupa Ligi’ni kazanarak 17 yıllık kupa hasretine son veren ve kariyerinin ilk kupasını kazandıktan sonra takımdan ayrılan Son’un, Tottenham’daki son yıllarında zorlandığı iddia edildi. TBR Football, “Son, Tottenham’dan ayrıldı ve yeni kulübünde başarılı oluyor. Tottenham da eski kaptanı olmadan gayet iyi gidiyor. Ocak ayında duyguların mantığın önüne geçmesine izin verilmemeli” dedi. Haberde ayrıca, “Son’un geri dönebileceğine, ancak dönmemesi gerektiğine inanıyoruz. Bir Tottenham taraftarı olarak bu çok cazip bir düşünce olsa da, kalbimizle değil mantığımızla düşündüğümüzde bunun iyi bir fikir olmadığını anlıyoruz” denilerek transfere kapı kapatıldı.